Kriz, enflasyon, güven endeksi, korona virüsü, savaş olasılığı derken hepsinin üzerinde Şehitlerimiz çiğerlerimizi deldi geçti.
Hangi firmalar konkordato çekti, Hangileri ne durumda, işsizlik ne olacak korona virüsünden kaç kişi ölmüş döviz kuru ne olacakmış an itibariyle artık bir anlamı yok.
Böyle çok hassa dönemlerde ekonomi sorgulanamaz. Acıkan yanımız değil acıyan yanımız yandı kül oldu.
Gündem öyle bir değişti ki ekonomi ile ilgili tüm programlar alt üst oldu. Yine Kobiler sıkıntı içersinde. Bir çoğu Vergi ve sgk borçlarını bile ödeyemiyor. Vergi Daireleri, Sgk ve belediyeler borcu olan bir çok şirketin banka hesaplarını e-haciz yolu ile bloke ediliyor. Hesaplarına bloke gelen esnaf ne yapsın eski sistem Babadağ senedi (senet yerine pusula diye tabir ettikleri bir kağıt parçasına yazılan yazı ile yıllarca güvene dayalı yaptıkları ticaret ) ile mi Ticaret yapsın?
Vergi ödemelerinde yapılabilecek yapılandırma ve ödeme kolaylıkları kısa bir sürerde olsa esnafın nefes almasını sağlayacaktır. Peki şu anda Ülkemizin ekonomik durumu,
Bir rivayete göre, İngiliz Kaşif James Cook 1770 yılında Avustralya kıyılarını keşif gezisinde, hoplayıp duran garip hayvanları görünce gözlerine inanamamış. Avustralya yerlilerine (Aborjin): Nedir bu hoplayıp duran hayvanlar? diye sormuş. Yerliler: “Kanguru” derler. Avrupalı kaşif hoplayan bu hayvanın adının KANGURU olduğunu kayıtlarına geçer. 1770’i takip eden 50 yıl boyunca Avusturalya’ya birçok kaşif gitmiş, ancak Aborjin yerlilerinin dilinde kanguru kelimesinin gerçek anlamının “bilmiyorum. Ne dediğini anlamıyorum” olduğunu öğrenirler.
Sözün özü ekonomik durumumuz KANGURU